21 Temmuz 2010 Çarşamba

alt dikey salınım


Tüm derimi özenle yüzdüm bedenimden
Salt ruhumu aramak amacımdı
Kargalar uludu varoluş seremonimde
Cadılar kırlangıç ayağı attı kazanlarına
Martılar yüksek sesle sevişti çılgınlık kuşağında
Labirentler çözüldü, yaşlılar iskeletlerinden kurtuldu
Gençler bedenlerini çözdü placebo evreninde
Oysa ben salt cadıya dönüşmüştüm
Acım tamamen yüzümde irinler açtırmıştı
Kurtulamıyordum bedenimden
Yaşamım kabus olmaya devam ediyordu
Kimse ağlamıyordu irinlerime
Kimse nefret etmiyordu yaralarımdan
Sapkın ruhum bedenimi ele veriyordu
Son bir hamleyle hançeri sapladım beynime
Ruh salınımı baykuş ritmiyle gerçekleşti
Sansarlar yanıma yanaştı ve şöyle dedi:
Kapılar daha kapanmadı
İçeri gel, duygularından arınacaksın
Her şey hiçlik burada
Saatler boş
Ruh tepileri sesle akıyor
Alt dikey evrenin bekçileri
İzin verdi sana
Yolun açık…

1 Temmuz 2010 Perşembe

kalp kesiği


Her sıçrayışta yönümü kaybettim
Dengesiz bir piçtim
Karanlık mavi gözlerim vardı
Sadece tekrar yaptım sayıları
Tek tek beyin çeperimde dayattım sonsuz cadıları
Kadın aynaya çarptı suratını
Korktu kemiksi, donuk çehresinden
Kırmalıydı uçlarını, yuvarlatmalıydı hatlarını
Ne kadar yumuşaktı Helene’in gözleri
Boynunda erkek eli
Dehşet pornografik bir cihazdı
Ölçüm sistemi, sokaksı şehveti
Dehşetsiz sevişemezdi
Dehşetsiz sevişmedi
Moraran teni, kaybolan retinası
kan bitince damarlarında
çocukça atladı pembe bir hazla

kalp kesiği

Her sıçrayışta yönümü kaybettim
Dengesiz bir piçtim
Karanlık mavi gözlerim vardı
Sadece tekrar yaptım sayıları
Tek tek beyin çeperimde dayattım sonsuz cadıları
Kadın aynaya çarptı suratını
Korktu kemiksi, donuk çehresinden
Kırmalıydı uçlarını, yuvarlatmalıydı hatlarını
Ne kadar yumuşaktı Helene’in gözleri
Boynunda erkek eli
Dehşet pornografik bir cihazdı
Ölçüm sistemi, sokaksı şehveti
Dehşetsiz sevişemezdi
Dehşetsiz sevişmedi
Moraran teni, kaybolan retinası
kan bitince damarlarında
çocukça atladı pembe bir hazla